Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkünde açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, imar affıyla ilgili olarak Kanal İstanbul ile rezerv iller ortaya çıkacak. Orada yoğun yapılaşmalar başlayacak. Aynı şekilde imar affı diyorsunuz. Hatırladığım kadarıyla bu konuyla ilgili Anayasanın 50. maddesi olmalı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkünde açıklamalarda bulundu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkünde açıklamalarda bulundu


Aile ve Gençlik Bakanlığı kurulacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg otomobil alacakların kredi kullanmak için kamu bankalarıyla görüşebileceğini söyledi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN AÇIKLAMALAR

cumhurbaskani-erdogan-cankaya-koskunde-aciklamalarda-bulundu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü'nde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gündemdeki sıcak konulara ilişkin görüşlerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonrasında Cumhurbaşkanlığı sisteminde revizyon yapılabileceğini ifade etti.

Günümüzün en önemli konusu; Yüzyılın felaketini yaşadığımız 6 Şubat afetler konusu bizim için bir milattır. Bu vesileyle depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarıma bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum. Çok incindik. Yaralılarımız çoktur. Onlara da geçmiş olsun diliyorum. Çok kararlı adımlar atmamız kesinlikle elzemdir. İktidara gelmeden önce en önemli konu olarak eğitim ve sağlığı arka arkaya koyduk. Sağlık konusunda muhtemelen dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle rekabet halindeyiz. Özellikle şehir hastanelerimizle örnek bir ülke konumuna geldik. Daha da kararlı adımlar atmamız gerekiyor. Öncelikle deprem bölgesinde bulunan vatandaşlarımızı sağlam konutlara yerleştirmemiz gerekiyor. Belediye başkanlığımdan beri dikey mimariye hep karşı oldum. Toplamda 650 bin konut ve köy evi yapacağız. İnşallah 319 binini 1 yıl içinde tamamlayıp vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. İnşallah bir kısmını da köy evlerinden bayrama kadar tamamlayıp teslim edebileceğiz. Devletimiz Van, Bingöl ve İzmir'de bu konutları 50-60 gün içerisinde teslim edebilecek noktaya gelme tezini ispatlamıştır. Kütahya, Malatya'da yaşanan afetlerde bunu ispatlamıştır. Antalya, Manavgat, Muğla, burada Karadeniz afetlerinde aynısını kanıtladı.


DEPREM BÖLGESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR

Deprem bölgesinde evleri yıkılan vatandaşlarım bize güvensinler. Her birini mümkün olan en kısa sürede sağlam, dayanıklı muhafazalara yerleştireceğiz. Öğretmenlerimiz ve 120 kişi ile ilk toplantımızı İstanbul'da gerçekleştirdik. İkincilik ve üçüncülükleri Çevre ve Şehircilik Bakanım yaptı. Buna devam edeceğiz. Zemin +3, 4'ü bilmiyordunuz. En ideal yapı tipleri bunlar. Bu konutlar bizi daha güvenli hale getirecek. Özellikle 1999'dan önce yapılan binaların risk analizlerini yapmaya başladık. Bunları da çok çalışarak bitireceğiz. Özkaynağa dayalı dönüşüm ile sağlıksız yapı stoğu ortadan kalkacaktır. Yeni yerleşim yerleri belirlenecek. Tüm bu konularda çalışmalarımıza devam ediyoruz. İstanbul'un burada ayrı bir önemi var. 39 ilçedeki tüm risk faktörlerinin haritasını çıkardık. 1,2 milyon bina ve 5,9 milyon konut var. Toplam 220 bin bina ve yaklaşık 1,5 milyon bağımsız bölümün risk altında olduğunu gördük. Bunların 300 bininin acilen dönüştürülmesi gerekiyor. Şimdiye kadar yaptığımız bir şey var. Her şeyden önce vatandaşım devletine inanmalı. Muhalefet bu kentsel dönüşüm değil rantçı dönüşüm propagandalarına aldanmamalıdır.


"BİZE EVET DİYENLER HALİNDEN MEMNUN"

Üsküdar Burhaniye'de oturuyordum. Orada hızla dönüştük. Çamlıca Camii'nin altındaki bölümlerde kentsel dönüşüme başladık. Davetimize uyanların binaları yıkıldı. Onlara kiralarını verdik. İstediğin yere yerleş evlerini yaptıktan sonra buraya dönersin dedik. Bize evet diyenler hallerinden çok memnun. 5'e bir, 10'a bir fiyatları arttı. Önümü kestiler ve 'Başkan hata yaptık' dediler. Hemşerilerim. Lütfen gel bizimkini de yok et. Bunu size söylediğimde yapmış olsaydınız, binalarınız bitmiş olacaktı. Şimdi hata yaptık dediler. Belediye başkanına gerekli talimatları verdik. Onlar da aynı işe başladılar. Orada yapılan binaları görürseniz. Peki Kemal Bey ne diyordu? Benim için 'Boğaz'a bakan binalarımızı yıktı' diyor. Küplüce nerede, Ferah Mahallesi neresi diye sorun inanın buraları bilmez. Şu anda oradaki binalar, herkes memnun. Zemin +3, zemin + 4 bina yaptık. Keşke ben de burada olabilseydim. Her gün daha iyiye gidiyor. Bittiğinde harika olacağına inanıyorum. Kadıköy ve Üsküdar ilçelerinin ortak alanında da aynı durum yaşandı. Ayrıca çok ilginç bir yer. Maalesef Kadıköy Belediyesi ile uyum sağlanamadığı için halledilemedi, sonunda kabul ettiler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız yine üstlendi. Orası da hızla gelişti, orada da muhteşem olacağına inanıyorum.

Kanalistanbul ile oralarda rezerv şehirler ortaya çıkacak. Orada yoğun inşaat başlayacak. Aynı şekilde imar affı diyorsunuz. Hatırladığım kadarıyla bu konuda Meclis'i ilgilendiren Anayasa'nın 50. maddesi olmalı, bunların arasında katalog suçlar da var. Yerini alacak. Daha da köşeye sıkıştıracağız. Bunun affı yoktur. Benim belediye başkanlığımda İstanbul'a girişte vize dedik. 'Şehirden şehire giderken vizeyi şehre mi bağlayacaksın' dediler. Dünyayı bilmiyorlar. Londra'da merkeze giremiyorsunuz. Belirli bir ücret, vizeye tabidir. Ben o dönem belediye başkanıyken İstanbul 8 milyondu. Şimdi yaklaşık 16 milyon. O gün bunu söyleyenlerin şehircilikten, göçten haberi yoktu. O gün iddialarımız haklı çıktı. O zaman söylediklerimize saygı duyulsaydı, o günkü planlarımız çok daha güçlü olabilirdi. O planlar sonucunda İstanbul'a ilk gelenler iş buldular mı, belli imkanlarınız var mı, akrabalarınız var mı vs. Bu şekilde sorarak gelirdi. Vizeye tabi oldukları için herkes gelemedi.


"BEYLİKDÜZÜ'NE DOĞRU SIKINTILI YERLERDİR"

Rezerv şehir aşağıdaki gibidir. Şimdiyi bir yerden başka bir yere taşıyarak oraya müdahale etmek, şimdinin zemin analizlerini yapmak. İstanbul'u bilirsiniz. Avcılar gerçekten sağlam bir zemin değil, tehdit edici bir zemin. Beylikdüzü'ne doğru sıkıntılı yerlerdir. Denize yakın alanlar her zaman sıkıntılı alanlardır. Oradaki tüm zemin etüdlerini yaparak sağlam zeminde yapılaşmaya gidiyor ve kentsel dönüşümü orada yaptırıyorsunuz. Seyreltme gereklidir. Bunu yaparsak kendimizi güvenceye alırız. AK Parti'yi kurduğumuzdan beri her zaman yenilikten ve gelişmeden yana olduk. Biz sıradan bir parti değiliz. Kongrelerimizde hep hücre yenileme adı altında değişiklikler yaptık. Biz de bu yenilenmeyi Meclis'e yansıtmak istedik. En az 3 dönem görev yapmış arkadaşlarımızdan böyle bir dönüşüm yapma kararı aldık.

Her seçim döneminde özel çalışmalarımız oldu. Tespitleri, kadın ve gençlerin temsili dahil tüm demografik yapıyı ele alarak yaptık. Alt komisyonun çalışmalarını üst komisyonda değerlendirdik. Burada yaptığımız toplantılarda elendikten sonra karşımıza çıkan tabloyu yeniden değerlendirdik. Demografik yapıyı, nüfusu ve seçmen sayısını ele aldık. Bir sıçrama olursa, gerekirse tekrar geri gittik. Buna özenle dikkat ettik. Tespitlerimizi buna göre yaptık. Bütün bunlara rağmen bazı illerimizde çok az da olsa bazı hatalarımız olmadı, oldu. Böyle bir şeye ihtiyaç varsa sistem zaten adım atmaya hazır. CHP zihniyetinin şu anda yaptığını asla kalkıp da yapamayız elbette. Temel ilkelerimize de aykırıdır. Şu anda 'birimiz hepimize, birimiz size, birimiz size' diyor, her birine başkan yardımcılığı sözü verdi. Biz devletin nasıl yönetildiğini bilen bir hareketiz. Bunu zaten başarıyla yaptık. Bu iş bir başkan yardımcısı ile yürütülür. Başbakanlığım sırasında 36 bakanla birlikte görev aldım. 15'e indirdik. Cumhurbaşkanlığımız döneminde son 17 bakanla iş yapıyoruz. Birçok devlet bakanlığı kurdular. Hiçbir faydası yok. Bize teklifler yapıyorlar. Bu kurumu bakanlık yapalım. O kurum şu anda kurum olarak personeliyle mi faaliyet gösteriyor? Yürüme. Neden kalkıp bunu bir bakanlığa çevireceksin? Mesele işi bitirmek değil mi?

Bu ülkenin o karanlık koalisyon dönemlerini, kirli bakanlık modellerini, Güneş Motel sendromlarını yaşamasını istemiyoruz. Güneş Motel'in yerine Ahlatlıbel'de yeni mekanlar kurdular. Orada pazarlık yaptılar. İsraf derler, asla! Kitabımızda israf yoktur. Finansın en ideal şekilde nasıl yönetildiğine dair örnekler verdik. Bunun başarılı örneklerini vermeseydik deprem felaketiyle baş edemezdik. Mali yönetimi başarıyla yönettiğimiz için ayağa kalkıyoruz. Birisi öyle ya da böyle konuşuyor değil. Atılan adımlara bakalım. Göreve geldiğimizde IMF'ye 23,5 milyar dolar borcumuz vardı. Otellerde IMF temsilcileriyle görüşen CHP'li yöneticiler oldu. 23,5 milyar dolara devraldığımız IMF'yi 2013'te sıfırladık ve IMF'ye gönderdik. Şu anda o masanın etrafındaki insanlardan biri, bilirsiniz, her yıl Davos'ta bir araya gelir. Sonra benimle Davos'a geldi. IMF'nin başındaki şahısla görüştük, 'Sizin memurlarınız siyasetten tavsiye vermiyorlar, gelir bütçesini inceliyorlar, alacakları parayı alıyorlar, taksiti alıyorlar, bize veremiyorlar' dedim. 2013'ü bunlarla bitirdik. Bunun üzerine CHP meydanlarda IMF ile ilişkilerin yeniden tesis edilmesi gerektiği propagandasını yaptı. Kurduk mu kurmadık mı? Çünkü IMF'deki solucanları alırsan gülüm keten helvam yanar.


"HER BAKAN ÇOK VERİMLİ ÇALIŞIYOR"

Şu anda Merkez Bankamız çok şükür muhtaç değil ama finansmanı yönetebiliyor. Bundan sonraki süreçte çok daha güçlenerek yolumuza devam edeceğiz. Verimlilik ekonomisinin canlı olduğu, israfın değil, kabinenin ve yönetimin icrasıdır. Tezimiz verimlilik ekonomisidir. Şu anda her bakan çok ama çok verimli çalışıyor. Ticaret Bakanlığı'nda ihracatı aldığımızda çok şükür ihracat patlaması yaşıyoruz. Şu anda 240 milyar doların üzerindeyiz. Daha da tırmanıyor. Tüm bu zor koşullara rağmen. Kamu mali disiplininden taviz vermedik. Türkiye böyle büyüdü, gelişti. Tezimiz yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla ile büyümedir. Depremde arkadaşlarımızı gönderdiğim bölgelerde bütün bakanlarım canla başla çalıştı. Evlerini falan unutmuşlar. Şimdi onlara ikinci bir talimat. Her arkadaşıma kendi seçim bölgesinde görevler verdim. O bölgeleri pamuk gibi atıp gümbür gümbür geleceklerine de inanıyorum.

Düşünün bir ana muhalefet partisi kuklalarla bir araya geliyor. Oturur pazarlık yapar. 5, sen 10, sen daha ne kadar istiyorsun. Hepsine yer bulacaksınız kolay değil orayı beğeneceksiniz. Şimdi bu çalışmalar seçime gidiyor. Resmin tamamını 14 Mayıs'ta göreceğiz. Bu bir zamanlar siyasi ahlakın iflasıdır. Herkes değerini kanıtlasın. Siyasi mücadele bu şekilde yürütülemez. Mevcut durumlarda, kavgalar, gürültüler, her şey ortaya çıkıyor. 14 Mayıs'ta herkesin öyle ya da böyle buradan nasibini almasını temenni ediyoruz. Cumhur İttifakı onlara en güzel siyasi ahlak dersini verecektir.


"HÜDA PAR LOGOMUZLA GİRİYOR"

Takdirini yaparsak bu kez Cumhur İttifakı'ndaki arkadaşlarımızla, liderlerimizle iç içe olacağız. Arkadaşlarımızın insiyatifindedir. Cumhur İttifakı bünyesinde kendi logoları ile, bizim logomuz altında girmek onların takdirindedir. Cumhur İttifakı'nın ortakları olan herkes takdirini kullandı. Bu açıdan diğerleriyle, yani Millet İttifakı ile neredeyse hiçbir benzerliğimiz yok. Bildiğiniz gibi HÜDA PAR logomuzla giriyor. Diğer partilerle bu ittifakı mesajlar anlamında sürdüreceğiz.

Seçimi siz yaparsınız, gerçekten, öyle ya da böyle bir başkasına kabinede yer verirsiniz, buna değer olabilir. Ancak bir şeye dikkat edilmelidir. Meclise girebilmişse, meclisten seçeceğiniz bir kişi milletvekili olamaz. Bakanlıktan öte başkan yardımcılığı diyorlar, bu daha da fazla. Şimdi meclise giremeyecekler. Başkan yardımcılığını veriyor. Parti liderlerinin meclise girme şansları yok. Şu anda tek yaptığımız bu dönemlerde bu depremden dolayı anketlere güvenilemeyeceği, tüm anketlerimizin dışında yaptığımız açılış törenleri vs. Bu zavallı insanlar, orada bulunanlar arasında muhtemelen meydanların dilinden anlıyorlar. Açılışlar bizim doğal rallilerimizdir. Meydanların dili bize yürüyün diyor, siz yürüyeceksiniz, millet arkanızdan yürüyecek.

Milletimizin bu işi zorlanmadan bitireceğini düşünüyorum. Bağcılar'da deprem bölgesinde gördük. Umarım halkım işleri zorlaştırmaz. Bir yandan mitingleri yapacağız, diğer yandan açılışları ben yapacağım. Süreci son ana kadar sürdüreceğiz.


"BİZ CHP'Lİ DEĞİLİZ"

AKP'den bir grup geldi. Bugün onları Sayın Binali'ye havale ettim. Binali Bey ile görüşmelerini söyledim. Bir programımız daha vardı. Binali Bey, 'Bizimle otelde buluşmak istiyorlar' dedi. 'Biz CHP'li değiliz Binali Bey' dedim. Bizimle görüşmek isterlerse daha önce geldiler, seçim merkezinde görüştük. Siz onları partiye davet edin, sizi partide görmelerine izin verin' dedi. Otelde ne yapıyoruz? Yerimiz var, partimiz var. Batı'nın bizimle bir hesabı var. Macron neden Çin'e gitti? Çok mu sevgilisi vardı? Şu anda La Pen, Macron'un önünde. Türkiye bu seçimle Batı'ya mesaj verecek. Bu ülke terörle mücadele ederken, ekonomi politikalarını belirlerken Batı'nın ne dediğine bakmıyor. Şu anda işimize bakıyoruz. Savunma sanayinde yüzde 20'den yüzde 80 yerliliğe çıkarmışsak başarı adımıdır. Batı, Erdoğan'a karşı olduğunu söylüyor. Erdoğan'a karşı bu cephe, milletime karşı açılan cephedir. Benim halkım 14 Mayıs'ta bu oyunu bozacak.

14 Mayıs adeta kırılma noktası olacak. Türkiye'yi kendi bölgelerine çekecek olanlara mavi boncuk dağıtıyorlar. İslam aleminden tanıştığım herkes, Afrika'dan gelenler bize '14 Mayıs nedir' diye soruyor. Bugün Özbekistan ile bir görüşmem vardı. Azerbaycan'dan sonra Özbekistan'a da bir Togg gönderdik. Çok mutlu. "Yolumuzu açıyorsun. Bize bir İHA gönderdiniz, bir SİHA, şimdi Togg'u kullanmak çok rahat, diyorlar.


"KEMAL BEY PARASINI VERİR TOGG ALIR"

cumhurbaskani-erdogan-cankaya-koskunde-aciklamalarda-bulundu

Beyefendiye ben gelmeyeceğim dedim Togg'a gel Sanayi Bakanım karşılasın dedim. Gelemedi. Rıfat Bey ile gezse sorun olmaz. Fabrikanın nerede olduğunu bilmiyor. Üretim inanmıyor. Kime satacaksın diyor. İnsanlar sırada, herkes şu anda sırada. Mirzayev gibi dünyanın dört bir yanından liderler kendi renklerini bile seçtiler. Gemlik mavisini istedi. Ağabeyim Aliyev de Togg'u seçti. O da Anadolu kırmızısını seçti. Kemal Bey parasını verir ve Togg'u satın alır. Nasıl veriyoruz ve alıyoruz.

Öncelikle neden kamu bankalarımız var? Elbette bu, kamu bankalarının Togg ile kampanya yürütmesi için iyi bir fırsat olacaktır. İşte onlara sesleniyorum. Gerekirse onlarla ortak bir toplantı yapmak ve böyle bir zemin oluşturmak için bu adımı atmayı umuyorum. Rezidansta nasıl böyle bir fırsat hazırlamışlarsa, Togg'a da öyle bir adım atılabilir. Tek endişelendiğim, büyüyen araçlar açısından Togg'a ne olacağı? Talep çok fazla. Öyle ya da böyle başta Sanayi ve Teknoloji Bakanım olmak üzere Togg'un tüm yönetimiyle görüşerek, hızla kamu bankalarımızı bir araya getirerek. Umarım önümüzdeki 7 yılda 1 milyon Togg yollarda olur. Acaba Togg için zırhlı yapılabilir mi? Gürcan'ın bu işi meslektaşlarıyla birlikte başaracağını düşünüyorum.

Girdiğimiz seçimleri kritik ve önemli gördük. Şu anda beyefendi girdiği tüm seçimlerde mağlup olmuştur. Tüm mağlubiyetlere rağmen tatmin olmadı. Şu anda yapılanları yok etmek isteyen bir güruh var. Bu çetenin tek vaadi, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu gerçekleştirmemizi engellemektir. Bir sonraki seçimin farkı ve önemi buradan gelmektedir. 'Aldıklarını alamazlar' diyor. Bir cumhurbaşkanı adayı bunu nasıl kullanır? Tabii ki bunun için ödeme yapmanız gerekiyor. Bir ülkenin güvenilirliği buradan gelir. Ahmet gider Mehmet gelir. Mehmet gelirse Ahmet'in kaldığı yerden devam eder. Hem ana muhalefet hem de komşu hanım 'Bunun bedelini ödemeyeceğiz' diyor. Bunu söyleyemezsin. Milletim, devletin bekasını lekeleyeceklere, ülkemizin bütün dünyada itibarını zedeleyeceklere fırsat vermeyecektir.

Teröristler baş eğecek, Selo'dan gideceklerdi, bu ülke hukuk devletidir. FETÖ'nün uzantıları terk edilecekti. KHK üyeleri serbest bırakılacak. Hukuk devletinin yasallığı nerede? Şimdi yetki kimde, 'Cezaevinin kapılarını açıyorum, herkes özgür' diyecek mi? Bunların hepsi oylamayla yapılan şeyler. Hukuk devleti içinde bunu oylamaya dönüştürmek için böyle taahhütlerde bulunamayız. Bu, hukukun üstünlüğünün genel anlayışına hakim değildir. Şu anda cumhurbaşkanlığı adaylığımı bir genel af üzerine inşa etmedim. Ülkeyi terör örgütlerine teslim etmeye çalışıyorlar. Diyarbakır'da 51 yavrumuzun ölümüne sebep olan Selo değil mi? Selo'nun kendisi aslında Kürt değil; Bu Zaza. Kürt çocuklarımızın ölümü üzerinden kendisine çıkar sağlamaya çalışıyor. Sokağa döküldü, 51 Kürt yavrumuz telef oldu. Hatta araca çarptılar. Şu anda Bayl Kemal Bey, Meral Hanım ve diğerleri onları çıkarmak için sözler veriyorlar. Aynı şekilde FETÖ ile ilgili de vaatleri var. Aynı şekilde onları da listeye aldılar.


"ONLARADA İHANET EDECEKLER"

Bırakın bakan olmayı, milletvekili bile olamaz dedikleri kişiyi listelerinin en uygun yerlerine koydular. Diyelim ki bize ihanet ettilerse, şimdi ihanet sırası onlarda. Onlara da ihanet edecekler. Onlardan zaten beklediğimiz bir şey olmadığı için kimseyi zorlamadık, dur demedik, kapıyı açtık. Bunlar, dışarıdan gelenlerin emriyle bir araya gelen kuklalardır.

Biz burada gençlik konusuna başladığımızda yaş sınırı neydi? 30'du. 30 oy kullanma yaşıydı. Sonra 18'e indi. Müdahale ettik. Seçilme yaşı 25. Yetmez dedik gençlik adımlarımızı seçim ve seçim olarak 18'e indirelim. Verdiğimiz mücadelede sonucu aldık. Oy verme ve oy verme yaşı 18 idi. Bu seçimdeki adaylarımızdan bir iki tanesi 18 yaşında. İyi bir yüzücümüz var. 19 yaşında. Galatasaray Üniversitesi'nde başarılı bir yüzücüdür. Şimdi bunlar 30 yaş altı 25 aday. Her yıl onbinlerce gencimiz ve engellimiz işe başlıyor. Görüşmelerin sebebi kurumların ihtiyaçlarına en uygun insan kaynağına ulaşmaktır. Gençlerimizin kafasında soru işareti bırakmamak için bazı zorunlu alanlar dışında başarı sırasına göre işe alımları zorunlu hale getireceğiz. Üniversite öğrencilerimizin aldığı ilk bilgisayar ve cep telefonundan vergiyi kaldırıyoruz. Gençlerimizi aile kurmaya teşvik ediyoruz. Yeni evli çiftlere 48 ay vadeli evlilik kredisi vereceğiz. Bunun için Aile ve Gençlik Bankası'nı kuracağız. Doğalgazın gelirini buraya aktaracağız, bu bankayla gençlerimizi her alanda destekleyeceğiz. Norveç de aynı şeyi yapıyor. Gençlik için kullanıyor. Hibe ve teşvik programı ile kendi işini kurmak isteyen gençlerimizin yanında olacağız.


ŞEHİR HASTANELERİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

Yabancı ülkeler yaşlı hastalarını şehir hastanelerimize gönderiyor. Çam Sakura Hastanesi, diğerleri olmasaydı işimiz zor olurdu. Şu anda 19 farklı lokasyonda şehir hastanemiz var. Her büyükşehirde bir şehir hastanesi kuracağız. Kocaeli Şehir Hastanesi'ni cumartesi günü inşallah hizmete açacağız. Ardından İzmir'i açacağız. Tüm bunlarla genişleteceğiz. Yap-işlet-devret ile açıyoruz. Kemal Bey bunları bilmez. Eğitim ve araştırma hastanelerimiz de var. Ayrıca farklı özelliklere sahiptirler. Şehir hastanelerimizin bir alt segmenti diyebilirim. İnsanlara değer vermezsen bu işte nasıl başarılı olacaksın?

Seçim bitmiş olacak, inşallah buna yönelik adımları atmış olacağız. Gençlik çağının misafiriyiz. Aile koruma programımız, aileyi güçlendirmeye yönelik yenilikçi mekanizmalarımızdan sadece bir tanesidir. Bu programın ilk etaplarını şimdiden başlattık. Şimdi programı daha kapsayıcı bir şekilde genişletiyoruz. Ev hanımlarının emekliliğini destekleyecek programın en yeniliklerinden biri de bu. Her aileden en az 1 kişiye iş imkanı sağlayacağız. En az 3 çocuk diyorum. Ailelere eğitimden istihdama, evlilikten çocuk bakımına kadar her alanda maddi destek sağlayacağız. Ev hanımları için de benzer planlarımız var. Ev hanımlarının sigortası konusunda atacağımız adımlar bunlar olacak. Ev hanımlarının emekli maaşlarının bir kısmını devlet olarak biz ödeyeceğiz.


"TECAVÜZCÜ CHP'Lİ OLUNCA SUSUYORLAR"

Aile bizim sığınağımızdır. Bu kurumu korumak önceliğimizdir. Anayasa değişikliği yapacak kadar konuya özen gösteriyoruz. Aile yapımızı, kadınlarımızı ve çocuklarımızı korumak için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Kazanımlardan geri dönmek mümkün değil. Bizim mücadelemiz kazanımları geri getirecek sapkın akımlardır. Yani LGBT gibi sapkın hareketlerin ülkemizde var olmasına ve milletimize empoze edilmesine izin vermeyeceğiz. Tacizci, tecavüzcü CHP'li olunca bıçakla ağzını bile açmıyorlar. Kadın hakları konusunda partisindeki taciz ve tecavüzlerin üstünü örtmek için emeğinin onda birini bile göstermeyenler bizim adımıza konuşamazlar.

Bu ülkede çözülmemiş hiçbir sorun bırakmadık, bırakmayacağız. Haksız yere belediyeden ihraç edilen vatandaşlarımızı göreve getirmeyi elbette ancak biz başarabiliriz. Onlara yapılan zulme kayıtsız kalmadık, bundan sonra da kalmayacağız. Bağkur sorununu da taşeron sorununu da çözdük. Gelip bütün bunları zor duruma soktular. "Kimse kovulmayacak" dedi. Ne oldu? Bu kadar insan işten çıkarıldı. Haftalarca belediyelerin önünde gösteriler düzenlediler. Yeniden işe alındılar mı? Kemal Bey bunları görmedi mi? İşten çıkarılan çoğu çocuk vatandaşlarım haftalarca, aylarca susuz kaldı. Tabii bazılarını devlete kazandırdık. Ama yine belediyelerde işe almadılar. İnşallah hükümetimizde bu konuya bir çözüm getireceğiz. İnşallah 2023 yerel seçimlerinde bu ülkedeki tüm mağdurlar gibi CHP'nin de mağduru olacağız.


SAVAŞ UÇAKLARI AÇIKLAMASI

cumhurbaskani-erdogan-cankaya-koskunde-aciklamalarda-bulundu

Proje bizimle bitmiyor. Özellikle savunma sanayinde bu projeler hiç bitmeyecek. İşte Rusya-Ukrayna meselesi. Bu ülkenin hayallerini gerçekleştiren adımları atmaya devam edeceğiz. Aracı yaparsın, cephanen yoksa araca sahip olmanın bir anlamı yok. Cephaneliklerinin hepsini de yapıp üretirseniz o zaman karşı tarafa güç göstermeniz çok rahat olacaktır. Başardıklarımız yapılmaz, yapılamaz diyenlere inat başardık. Togg bunun en iyi örneğidir. Altay tankı da aynı şekilde önümüzdeki günlerde Milli Savunma Bakanlığımıza teslim edilecek. Bu arada Adapazarı'nda Almanlardan aldığımız Leoparların tamir bakımları konusunda Kemal Bey'in eleştirdiği veya Katar'a sattıklarını söylediği bir şey yok. Katar burada BMC'ye ortak oldu. Yüzde 51'imiz. Yeni yatırımımız olan tamir bakım fabrikamıza gerek kalmamakta olup, oradaki fabrika ile tüm tankların tamir ve bakımları hızlı bir şekilde orada yapılmaktadır. Bu da bize ciddi bir avantaj sağladı. Yeni bir yatırım yapmıyorsunuz. TCG Anadolu. Bir kaba. Güya askerden gelmiş birisi. Ayağa kalkıp TCG Anadolu'ya en ağır hakaretleri ediyor. Teröristlerle ilişkisi olan adam bu. Ahlaksız. CHP yapısı içinde. Aday olduklarını da sanmıyorum. TCG Anadolu'yu ordumuza teslim ettik. Onu gördüm. İHA şu anda üzerinde. Bu İHA dışındaki helikopterlerde. Bütün bunlar buradan iniş kalkış yapabilecek. Bunlar dünya standardında çok farklı bir yere gelmemizi sağladı.

Barbaros'u denizlerin kaptanı ilan ettiler. Şimdi bu bizi denizlerde çok ama çok güçlü bir yere götürüyor. Umarım ileriye doğru bir adım daha atıyoruz. İnşallah bundan daha büyüğünü inşa edeceğiz. Kendi tersanemizde üretilmiştir. Tanklar da içlerine sığabilir. 1400 personel var. Bu sadece rastgele bir şey değil. Dışa dönük bir kibirli bir şey söylüyor; hile yaptık Gerçekten yapabilecekleri ve ortaya koyabilecekleri bir işleri yok. Bu işi görüp eleştirmek, kınamak yenilir bir şey değil. Gurur duymalı. TGC Anadolu ile Türkiye'nin her noktasında askeri operasyonlar yürüteceğiz. Bununla o mavi denizlere rahatlıkla yelken açacaksınız. Mavi ülke ile aynı. 220 metre boyundadır. İçeriye girdiğinizde hijyeniyle her şeyiyle pırıl pırıl. Hepsinin hava ve deniz üzerinde hakimiyeti vardır. Bu böyle bir gemi. Ama anlardan ve cehaletten söz ederler. Erdoğan'ı sevmeyebilirsin, Hulusi Akar'ı sevmeyebilirsin. Cebimize atıp bir yere götürmeyeceğiz. Bu milleti, bu devleti, bu orduyu bizden sonraki nesillere emanet edeceğiz. Uçaklarımız, İHA'larımız aynı. Hele o Kızıl Elma...

Kızılelma 32 bin fitte faaliyete hazır. Ve insansız. Herhangi bir tehdit, korku, vızıltı. Yapanlarla gurur duyuyorum. Allah rahmet eylesin, Özdemir kardeşimiz ve evlatlarıyla gurur duyuyorum. Seçimi kazandık, Amerika'ya gittim. Oğlu Bush ile röportaj yaptım. 'Bize söz verdiniz, terörle mücadelede bize insansız hava aracı verin' dedim. Rice'ı verdi 'niye vermedin 48 saat sonra vereceksin' dedi. İHA'yı satın aldım. Allah rahmet eylesin Özdemir Bey çocukları ile benim adımı aldı. İHA üretimine girdiler. Sonra SİHA, ardından Akıncı, ardından Kızılelma. Bu adamlar bununla gurur duymuyor. Bunların Erdoğan döneminde yapıldığını. Yap ve seni alkışlayalım. CHP'nin elindeki büyükşehir belediyelerinin Türkiye'nin gurur duyacağı çalışmaları var mı? Hayır. Köprülerden viyadüklere tutunmak mı? Marmaray'ı yaptık, Avrasya Tüneli'ni yaptık, kapatmaya çalıştılar. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü engellemeye çalıştılar. Başarısız oldular, onlara şans vermedik.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemimizin başarısını son 5 yılda güçlenen siyasi ve ekonomik istikrarda gördük. Yeni sistemle birlikte afete müdahale ve terörizm konusunda birçok adım atabildik. Sistem değişime, dönüşüme ve restorasyona açıktır. İlk dönemdeki tecrübelerimizin ışığında, sistemi ileriye taşıyacak adımları atmaktan çekinmeyeceğiz. Gelişmelere göre eksiklerimizi tamamlamak, eksiklerimizi tamamlamak yapıcı tarzımızdır. Güvenlik, sağlık, adalet, eğitim ve dış politikadaki bütün eksiklikleri gözden geçireceğiz. Bunların hiçbiri hükümet sistemimizle ilgili değil. Bunlar bizim demokratik reform önerilerimizdir. Biz toplum olarak STK'lar ile görüşerek, bu alanda söz sahibi akademisyenlerimizle bir araya gelerek adım atma imkanı bulacağız.


HDP AÇIKLAMASI

HDP eşittir PKK dedik, söylüyoruz. Şu anda terör örgütünü destekleyen parti cumhurbaşkanı adayı göstermedi ve masada 7'nci ortak olduğunu açıkladı. Dolayısıyla terör örgütü o tablonun ortağıdır. Masada söz sahibi olan teşkilat argo tabir olacak ama şaka gibi olacak. Soruyorum, terör örgütü bu açıklamaları yaparken CHP ne yapıyor? Kandil terör örgütünün uzantısını desteklerken CHP'den birinin çıkıp PKK, YPG, HDP'yi eleştirdiğini gördünüz mü? Masanın etrafındakilerden bir ses geldi mi? Hayır. Masa ortaklığı maalesef HDP'nin ayrılıkçılık ve Türkiye düşmanlığı gündemine teslim oldu. Halka kendilerini kabul ettiremeyince terör örgütlerine bel bağladılar. Terör örgütleri parasını verenin emrine girer. Ancak siyasi partilerin terör örgütlerinin eline geçmesi endişe verici. 14 Mayıs'tan sonra CHP'ye gönül vermiş vatandaşlarımızın partilerini terör sevdalılarının elinden kurtaracağına inanıyorum.

AK Parti olarak bize sorarsanız böyle bir şey olamaz. Ama ana muhalefet hem terör liderini hem de Selo ile ligini açıkladı. Bizim kitabımızda böyle bir şey yok. Bu kadar insanın kanını alacaksın sonra da özgürlük diyeceksin, yok öyle bir şey.

HDP'ye ve dolayısıyla PKK'ya ne vaat ettikleri birer birer ortaya çıkıyor. Neden mecliste gidip görüştüler de parti genel merkezine gidemediler. Partiye gittiklerinde bir açıklama yapmak zorundalar. Mecliste bu iş için kapalı kapılar ardında ne dediler de yapmadılar? Üst düzey yönetici unvanına sahip değiller ama bir kadın tuhaf tuhaf şeyler söyledi. Mesela Diyanet İşleri Başkanlığı'nı kaldıracaklardı. Bunu oradaki özel toplantılarında da tartıştılar. CHP olarak 'Hayır böyle bir düşüncemiz yok, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı kaldıramayız' demediniz. Şu anda PKK ve HDP ne derse yapmaya hazır bir Kemal Bey var. Hatta PKK terör örgütünün dağ kadrolarından Kemal Bey'e destek açıklamaları yapıldı. Kemal Bey, partisindeki tacizcilere ve tecavüzcülere nasıl sahip çıkacağını bilir. PKK ve FETÖ'ye umut veriyor. Lideri olan partiye tek bir seçim kazanamadı. Satın aldıkları birkaç belediye, orada işlerin yolunda gitmediğini tüm dünya biliyor. Böyle bir partinin iktidar olma hırsı trajik bir şekilde komik. 14 Mayıs'ta izin vermeyeceğinizi aziz hemşerilerimden görüyorum. Orada kesinlikle bir pazarlık. Hadi açıkla, neden açıklayamıyorsun? Bunu anons ettikleri anda taşlar yere düşecek. Teröre umut verenlerin milletime de güç vermeyeceğine inanıyorum.

Ben bir gazeteci değilim. Bana siyaset sor. Sana bu soruyu sormak zorundayım. Başlığı nasıl atarsınız? Türk Yüzyılı başlıyor diye atardım.